logo

Gezi Bloğu

Liman Şehri Hamburg

November 04, 2013
Almanya
2 dk okuma

2014-2015 tarihinde ömrümün bir yılını Hamburg semalarını izleyerek geçirdim. Benim için güzel, anılarla dolu bir yıldı. Size Almanyada yaşamak nasıl bir his, onu anlatmak ve de Hamburg hakkında bilgi vermek maksadıyla yazıyorum bu satırları. Ben Almanya'ya dil kursuna katılmak maksadıyla gittim. Öncelikle Hamburg Almanca öğrenmek için ideal bir şehir, yaklaşık iki milyon nüfusla Almanya'nın Berlinden sonraki ikinci büyük şehri. Hem bir şehir, hem de idari anlamda bir eyalet. Oldukça kozmopolit bir şehir, nüfusun büyük kısmı protestan veya inançsız. Almanyanın güney eyaletlerine göre daha modern ve güzel bir şehir. Şunu ifade etmek istiyorum ki; Almanlar bizi kıskanmıyorlar, birilerinin söyledikleri gibi. Ama açık yüreklilikle söyleyebilirim ki, orada geçirdiğim her dakika ve her an Almanları kıskandım, daha doğrusu imrendim onlara. "Neden?" biz böyle olamıyoruz, neden böyle medeni, neden böyle dürüst, ahlaklı insanlar olamıyoruz biz? Biz acaba refah içerisinde yaşamayı haketmiyor muyuz? Kavgasız, karmaşasız, bağırtısız yaşayamaz mıyız? Maslow'un hiyerarşisinin alt basamaklarında tıkılıp kalmak zorunda mıyız? Aklımızda hep kendimiz, hep bencillik, hep empatisizlik... Kafamın içerisinde bu tarz deli sorularla dolandım durdum Hamburg'un, Berlin'in, Hanover'in, Münih'in sokaklarında... İşin bu kısımlarını geçelim ve biraz Hamburg'dan bahsedeyim size. Şehir merkezine yakın sayılabilecek bir semtte, küçük bir ev kiraladık. Almanyanın birçok şehrinde olduğu gibi, ikinci dünya savaşının enkazı kaldırılınca güzel bir şehircilik planıyla kurulmuş Hamburg. Bizdeki gibi onlarca katlı beton yığınları, rengarek ve düzensiz yapılar yok. Genelde her şehirde birbirine benzeyen, dış cephesi tarihi bir esintiye sahi kırmızı veya pembemsi renklerde tuğla desenli kaplamalarıyla, her sokağı birbirine benziyor şehrin. Her mahallede, ve hatta her iki binanın arasında bolca yeşil alan mevcut.

Binaların arasındaki yeşil alanlar, özel sektör görevlilerince temizleniyor, çimleri biçiliyor ve her daim tertipli düzenli. Merak edip sorduğumda bu insanların kim olduğunu, vuraları kimlerin temizlediğini kimse bilmiyor:) Mesela yine evinizin kaloriferlerinin yandığını görüyorsunuz ama apartmanlarda veya sitelerde bir ısıtma sistemi yok. Yine insanlar bu kaloriferlerin kim tarafından yakıldığını, bu sistemin nasıl çalıştığını bilmiyorlar. Ben sorduğumda da çok tuhaf karşılıyorlardı ayrıca:) Sonrasında uzun araştırmalar sonucunda semtlerin her birisinde devasa merkezi ısıtma sistemleri olduğunu, bu sistemden tüm binalara borularla sıcak su taşındığını öğrenip, bir kez daha saygı duymuştum Almanlara. Yılda bir kez bir görevli gelip kalorifer peteklerindeki ölçüm cihazlarından ne kadar harcadığımızı hesaplıyordu. Ayrıca şunu da belirteyim, benim kaldığım bir yıl boyunca ne kalorifer sisteminde, ne elektrik veya su sistemlerinde bir kez bile bir arıza veya kesintiye şahit olmadım.
Hamburgda beni ilk şaşırtan şey ise sokak aralrında, yeşil alanlarda gezinen tavşanlar olmuştu. Hemen hemen her mahalle arasında birkaç tavşan, bazılarında sincap gibi hayvanlar zaman zaman size görünüp kaçıveriyorlardı. Bizim kedilerimiz gibi, artık şehir yaşamının bir parçası olmuşlar bu güzel hayvanlar.

.............

0

İçerik

Benzer yazılar

Avrupanın başkenti Berlin

Almanya
1 dakika

Hamburgdan Berline yapacağımız 3-4 saatlik yolculuk, daha önce 12 saatlik yol tepmiş olan bizim için çok da yorucu değildi. Almanyada bütün şehirler otobanla birbirine bağlanmış durumda. Otobanlar GHitler döneminde yapılmış olduğu için çok geniş… Daha fazla

Tüm metin içerikleri ve fotoğraflar Gökhan Karaçay patentlidir.
Bu bloğun yazılımı GNU Affero General Public License 3.0 lisanslıdır, ve koda şu adresten ulaşılabilir: Github